































































---------------
*********************************************************************************************************************************************************************************************************************************************************************************************************
Kütahya-------------------------------------------------------------------------------------------
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Git ve: kullan, ara
Koordinatlar: 39°25′00″K, 29°59′00″D
Kütahya, Türkiye
Kütahya Saat Kulesi
Kütahya Belediyesi'nin logosu
Harita
Kütahya ilinin ilçeleri
Bilgiler
Şehir nüfusu 168.500[1] (2000)
Rakım 970 - 1698 metre
Koordinatlar 39°25′00″K, 29°59′00″D
Posta kodu 43XXX
Alan kodu 0274
İl plaka kodu 43
Yönetim
Ülke Türkiye
Coğrafi Bölge Ege Bölgesi
İl Kütahya
Belediye başkanı Mustafa İça
Yerel yönetim site www.kutahya.bel.tr
Kütahya, İçbatı Anadolu Bölümü'nde il merkezi şehir.
İl geneli hakkındaki bilgiler için, Kütahya (il)
maddesine bakınız. Eski kaynaklara, sikke ve yazıtlara
göre Kütahya’nın antik dönemdeki adı “Kotiaeion”dur
[kaynak belirtilmeli]. Ünlü Antik Çağ coğrafyacısı
Strabon bu adın, “Kotys’in Kenti” anlamına geldiğini
belirtmektedir. Kotys, Trakya’da yaşayan Odrisler’den
olup, Romalılar’ın M.S. 38’de Anadolu’ya gönderdiği
bir komutanın adıdır. Kütahya Müzesi’nde bulunan bir
sikkede bu ad “Koti” olarak geçmektedir. Kütahya adı,
eskisine benzetilerek Türkler tarafından verilmiştir
[kaynak belirtilmeli].
Konu başlıkları [gizle]
1 Coğrafya
2 Güzel sanatlar
3 Ayrıca bakınız
4 Dış bağlantılar
Coğrafya [değiştir]Kütahya, Yellice Dağı'nın
(eski adı Acemdağı) kuzey eteğinde, kütahya Ovası'nın
güney kenarında kurulmuştur. Bah'tan gelen katar Suyu,
ovanın ortasından geçer ve şehrin 3 km kuzeybatısında
olabilirSakarya Nehri'nin büyük bir kolu olan Porsuk
Çayı'na katılır. Şehir, ovadan başlayarak, güneye doğru
yükselen bir yerde kurulmuştur. Alayunt, Balıkesir
demiryolu istasyonunda yüksekliği 935 m olan yer,
çarşı kesiminde 970 m'ye yükselir. Şehrin, iç kale
kalıntılarının bulunduğu Hisar Tepesi'nde yükselti
1000 m'yi aşar. Şehir, bu tepe ile Hıdırlık Tepesi
arasından bir dere vadisi boyunca yer alır. Şehrin
eski çekirdeği, Hisar Tepesi önündedir ve önemli
tarihî anıtlar bu kesimde bulunur. Evler, tepelerin
yamacına yaslandığı gibi, özellikle yeni semtler ovaya
doğru da yayılır. Yeni semtlerde sokaklar ve caddeler,
düz ve geniş eski semtlerde ise dar, taş kaldırımlı ve
çok defa da yokuşludur. Kütahya batıda Tavşanlı üzerinden
Bursa'ya (Marmara Bölgesi) ve Balıkesir'e,
(Ege kıyıları) güneybatıda Çavdarhisar ve Gediz
üzerinden Ege Bölgesi'ne güneydoğuda Afyon üzerinden
Konya'ya ve Akdeniz kıyılarına, kuzeydoğuda Eskişehir
ve Bilecik yörelerine bağlanır. Bu durumu, şehrin,
Osmanlılar devrinde canlı bir konak yeri ve önemli
bir yönetim merkezi seçilmesine sebep olmuştur. 19.
yüzyıl sonlarında Anadolu demiryolları yapılırken,
Kütahya doğrudan doğruya bu yol üzerinde yer almadı
, kısa bir şube hattıyla ana hatta bağlandı. Cumhuriyet
devrinde demiryolunun Balıkesir'e uzatılması, şehrin
canlılığını arttırdı. Burada bulunan tuğla ve kiremit
ocakları ile un fabrikasına, Cumhuriyet devrinde şeker
fabrikası (1954) ve azot fabrikası (1961, genişletme 1966)
katıldı, çinicilik yeniden canlandırıldı.
Güzel sanatlar [değiştir]Germiyanoğulları Beyliği'nin
başlıca mimarî eserleri Kütahya'da görülür. Bu devir
camileri, klasik osmanlı camileri planında, tek kubbeli
ve revaklı, üç bölümlü son cemaat yeri olan yapılardır.
Kurşunlu Camii 1377'de, ahi şeyhi Mehmed tarafından
yaptırıldı. Kare mekânı, türk üçgenleriyle geçilen
kubbe örter. Son cemaat yerinin ortasında ayna tonoz,
yanlarda küçük kubbeler yer alır.
İshaktakih Camii (1433), kesme taş tuğla duvarları
ve gösterişli bir cephesi vardır. Son cemaat yeri üç
bölümdür. Bir bölümü türbe durumundadır. Gösterişli
cephesi ve düzenli mimarîsi dikkati çeker. Son cemmat
yerinde kesme taşların çevresi kırmızı tuğlalarla çevrilidir.
Sütun başlıkları türk üçgenlidir. Taş mihrabın çevresini 15.
yüzyıl özelliği gösteren iki renkli çinilerden bir sıra
bitkisel bezemeli çini çevirir.
Ulu Cami, Yıldırım Bayezid'in başlattığı ve Musa Çelebi'nin
1410'da tamamlattığı caminin yerine yeniden yapıldı
(1889-1891). Son devir osmanlı mimarîsinin önemli ve
klasik ölçüye bağlı az rastlanan yapılarından biridir.
Burada, arka arkaya iki kubbe, altı yarım kubbe ile
çevrilmiş, köşelere de birer kubbe yerleştirilmiştir.
Mihrap dışa doğru beş köşeli bir çıkıntı halindedir.
Üzeri yarım bir kubbeyle örtülüdür. Dört aynalı tonoz
ve ortada kubbenin yer aldığı beş gözlü son cemmat
yerinin eski yapıdan kalma olduğu sanılır. Osmanlı
mimarîsinin en karışık devrinde, çok başarılı bir
yapı olarak görülür.
Germiyanoğlu Yakup Bey II'nin (1390-1428) külliyesi,
medrese, mescid ve imaretten meydana gelir, kendi
türbesini de içine alır. Günümüzde kitaplık olarak
kullanılan ve yapılış tarihi kesin olarak belli
olmayan külliye, Germiyanoğulları'nın en önemli dinî
yapılarındandır. Ortada büyük kubbeli, şadırvanlı,
kapalı avluya üç yönden açılan, üç kubbeyle örtülü
eyvan ve üç kemerli dışarıya açılan, üç kubbeli giriş
revakının iki yanında kubbeli odalar vardır.
Eyvanların üzerinin kubbelerle örtülü olmasının dışında,
T planlı, köşeli veya yan mekânlı tip olarak nitelendirilen
osmanlı yapılarıyla benzerlik gösterir. Yakup Bey'in türbesi,
parmaklıklarla yan eyvanlardan ayrılmıştır. Sanduka, bir
bölümü 15. yüzyıl'dan bir bölümü de son onarımlardan kalma
çinilerle kaplıdır. Soldaki kubbeli mekân, külliyenin
mescididir. Yazıtlar üç bölümlü giriş revakında büyük
yer tutar. Germiyanoğlu mimarîsinin erken bir örneği
olan Vacidiye Medresesi, Anadolu Selçukluları'nın
kapalı medreseler geleneğine bağlıdır.
|
|
 |
|